Zayıf akım sektöründe sıkça tercih edilen ve güvenilen markaların neden Amerikan markaları olduğunu merak ediyorsanız bunun tarihine inmemiz gerekiyor. Bu olguyu anlamaya basit bir soruyla başlayabiliriz; “Dünya’nın İlk Fabrikası, Dünya’nın İlk Gökdeleni veya Dünya’nın İlk Metrosu Nerede Yapıldı?”. Bu sorunun cevabını tahmin etmek zor olmamalı. Fakat bunun zayıf akım sistemleriyle ne ilgisi var dediğinizi duyar gibiyim.
Amerika ve İngiltere, endüstriyel ve şehir gelişimlerini yüzyıllar önce tamamladıkları için bu yapıları izleyen ve koruyan sistemleri de çok daha önce üretmeye başlamışlardır. Bu konuyu daha iyi açıklamak adına tarihten birkaç bilgiyi hatırlatmak yararlı olabilir. Dünyada ilk gökdelen 1885 yılında Şikago’da yapılan 10 katlı ve yaklaşık 42 metre uzunluğa sahip Home Insurance Building olarak geçen dönemin köklü sigorta firmasının binasıdır. Amerika, Dünya’daki en yüksek binalar sıralamasındaki yerini 2000’li yılların başına kadar korumuştur. Kapalı alanlardaki yaşamı kolaylaştırmak için yüzyıllar önce Amerikalı markalar teknoloji geliştirmeye ve uygulamaya başlamıştır. Biriken bu bilgi ve tecrübe, zayıf akım sistemlerinde öncü markaların oluşmasını ve rakipleriyle olan know-how farkını daha hızlı ivmeyle arttırmasını sağlamıştır.
- Dünya çapında İlk Fabrika: 1769 yılında Derbyshire, İngiltere’de.
- Dünya çapında İlk Gökdelen: 1885 yılında Şikago, Amerika’da.
- Dünya çapında İlk Metro: 1863 yılında Londra, İngiltere’de. 1897’de de Boston, Amerika’da.
Yangın Algılama Sistemleri’nin Tarihi Ne Zamana Dayanır?
Sanayi Devrimi’nin de etkisiyle meydana gelen İngiltere ve Amerika’daki bu köklü değişimler birçok icat ve keşfi de beraberinde getirdi. Zayıf akım denince akla gelen ilk sistem olan yangın algılama sistemlerinin de tarihine bakarsak Dünya’daki ilk patentlenen otomatik yangın algılama dedektörü 1890 yılında Thomas Edison‘un ortağı olan Francis Upton tarafından icat edilmiştir. Bunun öncesinde, yangını haber vermek için yaklaşık 1852 yılında, manuel yangın algılama dedektörleri icat edilmişti. Bugün, yangın alarm butonu olarak bilinen ürün de aslında budur. Bu bilgilere paralel olarak duman algılama dedektörü icadı, patentsiz olan ilk yangın algılama dedektörü gibi çok farklı başlıklarla sunulsa da, tüm bunların orijini benzer tarihlerdir. Ve de gördüğünüz gibi, bu icatların hepsi 1900’lerin başında ya İngiltere’de ya da Amerika’da bulunmuştur.
Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik‘de Bina Yükseklikleri Nelerdir? Sanayileşme ve şehirleşmenin etkisiyle birçok zayıf akım sistemi ve ürünleri aslında bu dönemde geliştirilmeye başlandı. Mevcutta kullandığımız yönetmeliğimiz de, aslında geçmişte inşa edilen bu binalarla paralel olarak icat edilen ürünlerin zamanlamasını ve teknolojisini kanıtlar nitelikte. TSE‘nin baz aldığı EN standartlarını yukarıdaki bilgiler ışığında incelemekte fayda var. Binaların yangından korunması hakkındaki yönetmeliğe göre, yangın algılama ve alarm sistemlerinin bulunma zorunluluğu olan bina yükseklik alt limitleri binanın kullanım amacına göre 6,50 metreden başlayarak 51,50 metreye kadar çıkar.
Yukarıda üç farklı başlık altında paylaştığım bilgileri ortak paydada değerlendirince, neden Amerikalı markaların zayıf akım sistemlerinde sektörde lider konumda olduğunu ve uzun bir süre daha bu konumda olmaya devam edeceğini kolayca anlayabiliriz. Bu olguları geliştiren, bu sistemlerin var olması gerekliliğini keşfeden ve buna uygun standartlar belirleyen ülkelerin markaları olarak hem sistemsel hem de yazılımsal olarak yüzyıllardır birbiriyle çalışan ürünler ve bunları destekleyen kentilyon saatlik bir AR&GE bilgi birikimi bulunmaktadır. Bunu tarihsel bir noktadan alıp zayıf akım sistemleri bazında değerlendirdiğimizde mevcut yönetmeliklerimizin temellerinin aslında yüzyıllar önce atıldığını ve bunu yapan markaların da şu an sektör lideri konumunu daha farklı bir açıdan bakabilmemizi sağlar.
Referanslar;
Mevzuat.gov.tr
History.com
Lifesafety.com
Wikipedia